Friday, July 15, 2011

Yasam


Yasam cok degerli. Saglikli yasam, daha sonra yuksek yasam kalitesi, daha iyi evler, daha iyi arabalar, marka kiyafetler,  pahali tatiller, bunlar hemen hemen hepimizin kisitli yasam surecimizde, kismen suremizi uzatmak, kismense daha zevkli bir hayat surmek icin yaptigimiz seyler. Bir de insanin, uretmekten hoslandigi, kendini mutlu eden ugrasilari var. Kimisi sanat dallarinda, bilimde, sporda, yazarlikta, kendi isinde, bu tatmini bulabiliyor. Hemen hemen hepimiz, digerleri tarafindan taninmayi, itibari, ugrasilarimizin baskalari tarafindan takdir edilip, dikkat cekmesini isteriz, tipki benim su an bu makaleyi yazarken hissettiklerim gibi.

Fakat yasam gercekten cok mu degerli? Saglikli yasam, yuksek yasam kalitesi, arabalar, marka kiyafetler, meslek tatmini,  itibar gormek, takdir edilmek, bunlar gercekten bir anlam ifade ediyor mu?

Diyelim ki ediyor, etmesi lazim, birseylerin bu olumlu yasamlarimizda, bir anlami olmasi, farklilik yaratmasi gerekiyor. Aksi takdirde hic bir onemimizin olmadigini kabul edip bu dunyaya sadece zaman doldurmak icin mi geldigimiz sorusu bizi cok degersiz kilmaz mi? Tabii olumun kacinilmaz oldugu bir yasam dongusunde, aslinda yasam kalitesini yukseltip, daha uzun ve/veya daha mutlu yasamanin ecele faydasi olmadigi gercegi, sonucta oldukten sonra omur boyunca duyulan hazlarin, veya cefalarin bir anlam ifade etmeyecegi hepimizce biliniyor. Yasamlarimizin bireyselligi, ve farkliligi, aslinda bizim haricimizde birbirinden farksiz gibi gorunen bir cok etmene bagli.

Basit bir anlatimla, toprak, su ve gunes olmadan yasamin bizim tanimladigimiz, anladigimiz manada olamayacagi, herbirimizin bireyselliginin aslinda bu ana etmenlere bagli oldugu ve biraz daha derin bir bakis acisiyla, ilintisiz gibi gorunen olaylarin bir biri ardina gelmesinin, herbirimizin dunyaya gelmesine sebep oldugu gercegi hepimizce bilinmekte. Biraz daha yukaridan bakarsak, aslinda, dagda, agacta, yaprakta, bocekte, su damlasinda, yanan mumda, bizi biz yapan bir cok ortak, farksiz ogeyi gorebiliriz. Bunlardan birinin olmamasi bizim karmasik yapimizin bozulmasi veya bizden farkli baska bir birey olmamizi rastgetirebilir.

Yani aslinda, sorgulamak istedigim, yasamimiz boyuncaki bireysel ovunme ve cabalamalarimiz sonucta bireyselligimizi saglayan bir cok farksiz ogenin bir basarisi veya bararisizligi.  Bireysel olmayan bir yasamda neden bireysel amaclar guttugumuzu anlamakta zorlaniyorum.

Dunyaya rastgele gelisimizin bireysel bir olgusu yoksa, olumlu dongumuzde, bireysel cikarlar pesinde kosup, yasamimizi digerlerinden farklilastirmak icin neden ugrastigimiz sorusunu kendimize sormaktan hep kaciniriz? Alternatifimiz nedir?

Bireyselligimizi, etrafimiza yayabilirsek, yanimizda veya uzagimizda bizi biz yapan olusumlara kendimizi paylastirabilirsek, tasta, dagda, suda, ateste, kelebekte, bulutta, denizde, dalgalarda, kendimizden bir parca gorebilirsek, ve onlarin dahi, digerlerine ve bizim varligimiza muhtac oldugu bilincine varabilirsek, biteviyeligin yani olumun tutsagi olmadigimiz gercegini anlamak bilincine varmis oluruz.

Aslinda, herseyin heran bir donusumden gectigini, hicbir seyin var veya yokolmadigini, farkliliklarin ayniliktan kaynaklandigini ve mutlak dogrunun anlik bir kavrama oldugunu ancak birey bilincimizi torpuledigimizde anlayabiliriz.

Bence, bugun tek basiniza kaldiginiz bir zaman, etrafinizdaki ogelere biraz daha farkli bakmaya calisin,  nasil bu olusumlarin kendinizi olusturabildigine biraz kafa yorun, sonra kendinizi basinizin uzerinden gecen bulutla, saclarinizi titreten ruzgarla butunlestirin, kendinizden bir parca gormege calisin. Eminim basarili bir deneyimizin olacak. Eger kaybettiginiz sevgililer, olume ugurladiginiz sevdikleriniz varsa onlari da bu ogelerde gormekten cok mutluluk duyacaksiniz, cunku onlarin varligi, sizin ve etrafinizdaki herseyin varligi gibi birbirine bagli ve surekli bir donusum icinde. Kendimizi etrafimizla ozdeslestirmek, mutlak dogruya varma gercegine ulasmamiz icin gerekli tek yol. Gunumuz toplumundaki yarismaci bireysellik, bizim bu kolay gibi gozuken yolda mesafe kaydetmemizi oldukca zorluyor.

Sonucta, olumun bir son veya dogumun bir baslangic olmadigi gercegine ulasabilmek ne kadar zor olursa olsun evrensel varlik bilincini anlik da olsa hissetmenin hazzi, tarif edilemeyecek kadar yogun ve degerli.

1 comment:

  1. Elindeki "convention" lari verip bir tutam bilgelik alabilmek. Maddenin sinirlayiciligindan maddeler arasindaki keskin sinirlari kaldirarak siyrilmik, totolojik bir cumle, o yuzden dogru olsa gerek.

    ReplyDelete