Monday, June 8, 2020

TESETTÜRLÜ DİKTAROTLAR ve UÇKUR MUHAFIZLARI


Ali Erbaş: homosexual'i toplumdan uzaklaştırın, pisliktir, dinen kabul edilemez, hastalıktır.

Meral Abla çıkıyor, dinimiz böyledir, bunu eleştirmek kabul edilemez, münafıktır, diyor.

Barolar çıkıyor, haklı olarak eleştiriyor, tabipler eleştiriyor, insan hakkı savunucuları eleştiriyor, kafası biraz çalışanlar eleştiriyor, Ali Erbaş'ı mahkemeye veriyorlar.

Ankara Cumhuriyet Savcılığı ne yapıyor, Ali Erbaş'ı kayırıp tam tersi, eleştirenin hakkında tahkikat açıyor, gazeteciyi içeri atıyor. Hedef göstereni değil, cinsel tercihi bunların üçkuruna uymayanları hizzaya getirmeye çalışıyor.

Muhalefeti de basındaki sarıklı takunyalı erkanı da son derece ilkel ve bağnaz insanlar. Özgürlük, kişi hakları, demokrasi, adalet vesaire hiçbirinden nemalanmamış bu insanlar topluluğunun ortak bileşeni nedir bilir misiniz ?

Ismini Modern ve demokratik Kadınlar Derneği koymus tam bir oxy-moron,  tesettürlülerin kurdugu dernek, memlekette kadın cinayetlerine karşı çıkan sesleri bastırmak için, biz adamlarimizin sapkınlıklarını seviyoruz, bizim için erkegin gerisinde durmak,  dövülüp, hakir görülmek dinimizin öngörüsüdür diyecek kadar kafalari yikanmis kara cahiller ordusu.

İşte bu aşağılık kitle, gemi azıya almış vaziyette.

Neden ? Çünkü Muhalefet içler acısı, millet gikini çıkartamıyor - tek tek yakaladıklarını inim inim inletiyor Yezid'in polisi, savcısı, hakimi.

Yezid tam bir diktatör.

Atatürk'ün evini korumakla uğraşan kitlenin Atatürk'ün kurduğu sözüm ona da olsa laik Cumhuriyet'inin yerinde yeller estiğinin farkında dahi değiller.

Öyle ki milletvekillerini zindanlayan, seçilmiş belediyeleri gasp eden ve müthiş bir pişkinlikle bunun hala demoktratik ve hukuk kurallarına uyduğunu sayıklayan embesiller Türkiye'ye şeriatın yeşil bayrağını çektiler. Püskül'ü ay-yıldızı gölgeliyor. Zaten hep o yeşil püskül yildizin üstündeydi.

Yillar boyu, bazı yetişmiş beyinler olarak bunun aksinin doğru olduğuna inanmak istedik.

Ama Türkler, Arabın dinini yüzyıllardır savunmuş, savaşarak yaymış bir kavim. Yani bu kavmin Ali Erbaş'ın söylediklerinin ne kadar sapıkça olduğunu anlaması imkansız, çünkü bizatı bu kavim İslamla yunmuş yıkanmış, beyinleri uyusturulmus bir kabile milleti.

Biz bambaşka bir Türkiye hayaline inandık. Bize bunu inandıran insani sayıklayarak yüzyıl geçti, ama üstüne taş koyamadığımız gibi, o hayal tamamen söndürüldü. Kimler tarafından. O devşiremediğimiz Türk milleti tarafından çoğunluk olarak bizi ezdiler.

Yok kardeşim kalmadı o hayalinizdeki Türkiye, rafta dahi değil artık, yerinde yeller esiyor.



No comments:

Post a Comment